وتر وَتَرَ
geniş zamanlı
يَتِرُ
fiilimsi
وَتْرٌ
وَتَرَهُ
ve
اَوْتَرَهُ
: Onu (bir sayıyı) tek yaptı; bir ve daha fazlası değil; onu bir tek sayı yaptı.
وَتَرَهُ مَالَهُ
: Malları bakımından onu kayba uğrattı.
وَ الشَّفْعِ وَ الْوَتْرِ
: Çifte ve teke andolsun (89:3)
وَتَرَهُ حَقَّهُ
: Onu hakkı bakımından kayba veya zarara uğrattı, eksiltti; onu mahrum etti ya da onu o şeyden bütünüyle veya kısmen yoksun bıraktı veya elinden aldı.
وَ لَنْ يَتِرَكُمْ اَعْمَالَكُمْ
: Sizin amellerinizi asla eksiltmeyecektir. (47:35)
وَاتَرَ الْخَبَرَ
: Havadislerin peş peşe veya her ikisi arasında küçük bir zaman ile gelmesini sağladı.
تَوَاتَرَ
: O şey ardışık idi veya aralıklarla böyle idi.
مُتَوَاتِرٌ
: Ardışık, fakat küçük aralıklarla, nitekim şu sözcükten bu şekilde ayrılmaktadır:
مُتَتَابِعٌ
جَائُوا تَتْرَى
: Peş peşe, art arda, veya aralıklarla geldiler.
ثُمَّ اَرْسَلْنَا رُسُلَنَا تَتْرًا
: Sonra peş peşe Resullerimizi gönderdik (23:44)
وَتْرٌ
ve
وِتْرٌ
: Tek; tek; yalnızca; bir ve daha fazlası değil; tek.
وَتِيرَةٌ
: Bir eylem veya davranış yolu, istikameti, biçimi veya tarzı. وَتَرَ- يَتِرُ-
وَتْرًا
Eksiltmek, kısmak.
الوتْرُ
Tek.
الوَتْرِ
89/3 (Tek ve çift olan eşyalar yahut tekli ve çiftli geceler, tek sayılı ve çift sayılı on gece)
تَتْرٰى
(Aslı: وَتْرٰى) Birer birer, teker teker, gurup gurup, birbiri arkasından, peşpeşe.
Filed under: общий/genel/general |
Yorum bırakın