Cassius Clay’den Muhammed Ali olmaya doğru

Video İngilizce dilindedir. Rusça altyazı tercümesi vardır. Muhammed Ali İslam’ı seçtiğinin sebebini esprilerle anlatıyor.









 

Kur’an’da İbranice Kelimeler (Mühezzeb Bağlamında Eleştirel Bir İnceleme)

Kitabın PDF’sinin tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz. 

Bu çalışmamızda Süyûtî’nin el-Mühezzeb fimâ vakaa fi’l-Kur’an’i mine’l-muarreb isimli eserinde İbranice olduğu iddia edilen yirmi iki farklı kelimeyi ele aldık ve artsüremli bir araştırmaya tabi tuttuk. Kelimeleri hem Yahudi dilindeki/dinindeki yerini hem de Arapçadaki ve İslam’daki yerini belirlemeye çalıştık. Daha sonra ise, her kelimeyle alakalı elde ettiğimiz verileri dikkate alarak genel değerlendirmelerde ve bazı mülahazalarda bulunduk. Söz konusu kelimelerle alakalı görüşleri eleştirel açıdan değerlendirdik.

__Kapak (2)

Çalışmamız esnasında incelediğimiz kelimeler hakkında verilen bilgilerin bir kısmının noksan bir kısmının ise yanlış olduğunu ispatlamaya çalıştık. Bu noksan ve yanlışlıkların hem Mühezzeb isimli eserde hem Mühezzeb’le ilgili çalışmalarda hem de ta’rîb konusunda telif edilen eserlerde olduğunu tespit ettik. İmkânlar dâhilinde eksik ve yanlış bilgilerin doğrusuyla değiştirilmesi için önerilerde bulunduk.

(ayrıntılı bilgi için bkz: Mürsel Ethem, Kur’an’da İbranice Kelimeler (Mühezzeb Bağlamında Eleştirel Bir İnceleme), Gece Kitaplığı yay., Ankara 2017.)

SEMPOZYUM-AHMET YESEVİ ÜNİVERSİTESİ TÜRKİSTAN KAZAKİSTAN

IV. ULUSLARARASI DİNİ ARAŞTIRMALAR VE KÜRESEL BARIŞ SEMPOZYUMU

“Doğu-Batı Medeniyetlerinin İnşasında Tarih, Kültür, Sanat, Felsefe ve Din”

15156634965a573088013f3.png

İnsanlık tarihi, medeniyetlerin izleri üzerinde yürütülen bir inceleme alanıdır. Tarih, kültür, sanat, felsefe ve din de medeniyetin kadim bileşenleri arasında yer alır. Medeniyet bir taraftan kurucu bir unsur olarak Ademoğlu’nun varoluş hikayesini anlamlandırırken diğer taraftan tarih, kültür, sanat, felsefe ve din aracılığıyla insana, topluma, varlığa ilişkin perspektifimizi şekillendirip bir üsluba dönüştüren medeniyet inşasının da kurucu unsurları olagelmişlerdir. Her biri ait olduğu medeniyet müktesebatının kurucusu ve taşıyıcısı olan bu unsurlar, ortaya koyduğu değerler, normlar ve ritüellerin toplumsal formasyonların yeniden üretimi ve küresel barışın imkanına sağladığı katkının yanı sıra söz konusu barışın bireysel tasavvurlara ve toplumsal ilişkilere nasıl yansıdığı, tarihsel süreçte nasıl bir dönüşüme uğradığı, günümüz toplumlarının bu barışı nasıl algıladığı ve nerede durduğunun da şahitliğini üstlenmiştir. Gizli veya aşikâr izlerin anlaşılmasını ve değerlendirilmesini, tarihsel izleğin görünür kılınmasını, açıklanmasını hedefleyen bilimsel, sanatsal yahut entelektüel uğraşıyı da mümkün kılmıştır.

Salt bir entelektüel çaba olmanın haricinde bu çabayı anlamlı kılan bir diğer husus ise geçmişin deneyimlerinden devşirilerek bugüne ve geleceğe yönelik bir arayış ve hazırlık sürecidir. Dün olduğu gibi bugün ve yarın için yeni bir medeniyetin imkânını aramak, insanlığın ezelden edebe uzanan hikâyesinde bir durak olabilmektir. Yeni bir medeniyet inşa etmek, geçmişin kalıntıları arasından damıtılmış bir yol bulmak anlamında kutsal bir gayedir.

Medeniyetler çağından, çatışmalar ve düzensizlikler çağında ilerleyen insanlık için bir kurtuluş reçetesi aramak, yarına ilişkin bir umut ışığı taşımak için arayışı devam ettirmek akademinin görevidir. Bu düsturdan hareketle medeniyet üzerine yeniden ve her daim tazelenen bir bakışla düşünmek kaçınılmaz bir vazifedir. Yaşadığımız bunalımlar çağında bu vazife daha da anlamlı bir ideale dönüşmektedir.

Medeniyet tasavvuru üretmek amacıyla sürdürdüğümüz arayışın bir parçası niteliğindeki “4. Uluslararası Dini Araştırmalar ve Küresel Barış Sempozyumu” Türkiye İmam Hatipliler Vakfı tarafından 10-14 Nisan 2018 tarihleri arasında Kazakistan’da “Doğu-Batı Medeniyetlerinin İnşasında Tarih, Kültür-Sanat, Felsefe ve Din” temasıyla gerçekleştirilecektir.

Sempozyuma ilgili olan akademisyenler, öğretmenler, öğrenciler ve STK temsilcileri Şubat 2018 tarihine kadar başvuruda bulunabilirler.

TAKVİM

Uluslararası Orta Asya Sempozyumu “Göç, Yoksulluk ve Kimlik”

17-20 Nisan 2018-BİŞKEK

oas2018_afis_tr.jpg

Dünya tarihinin hemen hemen her döneminde farklı şekillerde karşımıza çıkan göç dalgaları kısa sürede birçok coğrafyayı etkisi altına almış, toplumların yapısını değiştirmiştir. Bu sebeple göç, tarihteki önemli kırılma noktalarının nedenleri arasında sayılmıştır. Günümüze kadar olumlu veya olumsuz sonuçlar doğuran göç, insanların hareketlerinin fazlasıyla sınırlandığı modern dünyada dahi devletleri kaygılandıran ve çözüm üretme arayışına sevk eden konuların başında gelmektedir. Dünyanın çeşitli bölgelerinde yaşanan yoksulluk, doğal afetler, iç savaşlar, bölgesel çatışmalar vb. gerekçeler bugün dünyada insanları göçe zorlayan nedenler arasında yer almaktadır. İki kutuplu sistemin çökmesiyle uluslararası ortamda bağımsızlıklarını kazanan bazı Orta Asya ülkelerinin uyum süreci ayrı bir ehemmiyet arz ederken, bu ülkelerde yaşanan göç dalgaları yeni sorunları beraberinde getirmiştir. Kısa sürede, Orta Asya ülkelerinin kendi içerisinde veya farklı bölgelere göz ardı edilmeyecek düzeyde göç hareketleri gerçekleşmeye başlamıştır. Göç gerekçelerinin yanında göç edilen ülkelerde yaşanan kimlik sorunları ayrıca çözüm bekleyen konuların başında gelmektedir.

Bu sorunlara çözüm üretmek modern dünyanın kurduğu mevcut sistem içerisinde pek de mümkün gözükmemektedir. Ne yazık ki bugün gelişmiş ülkeler, sınırlarından girişleri engellemek veya daha etkin denetlemek için gösterdikleri çabayı; göçün kaynaklandığı bölgelerde yaşanan çatışmaları, yoksullukları azaltmak veya benzer sorunları yok etmek adına göstermemektedirler. Bu ortamda sorun çözülmek yerine daha da çetrefilli bir hal almaktadır. Bu amaçtan hareketle, yapılması planlanan Uluslararası “Orta Asya” Sempozyumu: Yoksulluk, Göç ve Kimlik” başlığını ele alarak insanlık tarihi kadar eski olan bu sosyal sorunu alanında uzman saygın kişiler ve akademisyenler tarafından yeniden tartışılmasını önemsemektedir. En nihayetinde, sempozyumda elde edilecek verilerin toplumla paylaşılması, yayına dönüştürülmesi ve geleceğe dönük çözüm önerileri ve tavsiyeler geliştirilmesi hedeflenmektedir.

http://oas2018.manas.edu.kg/index.php/tr/

6. Uluslararası Bilim Kültür ve Spor Kongresi

Değerli meslektaşlarımız,  
6th-international-Conference-on-Science-Culture-and-Sports-25-27-April-2018.jpg

Günümüzde gerek bölgemizde gerekse küresel ölçekte çatışmalar çoğalıyor ve dünya barışı tarihte hiç olmadığı kadar büyük bir tehlike ile yüzleşiyor. Böyle bir sosyo-politik ortamda, 25-27 Nisan 2018 tarihleri arasında Ukrayna Lviv Beden Kültürü Devlet Üniversitesi‘nin evsahipliğinde gerçekleştireceğimiz, 6. Uluslararası Bilim Kültür ve Spor Kongremiz için “Spor, kültür ve sosyal araştırmaları kaybedilen değerleri keşfetmek için kullanmak” temasını seçmiş bulunmaktayız.         


Her zaman olduğu gibi kongremizde güçlü bir çok-disiplinli tartışma ortamı oluşturmak için başta Spor Bilimleri, Kültür Araştırmaları, Eğitim Bilimleri, İslami İlimler, Güzel Sanatlar, İletişim, Edebiyat, Dilbilim, olmak üzere Sosyal Bilimlerin çeşitli alanlarının temsilcilerini bir araya getirmek istiyoruz. Bu nedenle, bütün bu disiplinlerde gerek sözlü ve poster, gerekse sanal sunum önerilerinizi paylaşmanızı bekliyoruz.

Kongremizde gelenekselleştiği üzere, çalıştaylar, seminerler, törenler, kültürel-sportif etkinlikler ve kültür-turizm gezileriyle dinamik bir platformoluşturmayı hedefliyoruz. Bu çerçevede olmak üzere, kongremizi zenginleştirecek her türlü bilimsel ve uygulamalı çalışmalara dair talep veya önerilerinizi bizimle paylaşmanızı bekliyoruz. İletişim: info@iscs-a.org 

Bildiri özet gönderimleri 15 Ocak 2018 tarihinde başlayacak ve 1 Mart 2018 tarihinde sona erecektir. Kongre erken kayıtları da 1 Mart 2018tarihinde sona erecektir.

Kongrede sunulan tüm bildirilerin özetleri ve talep edilmesi halinde tam metinleri ISBN numarası verilmiş Kongre Özet ve Tam Metinler Kitaplarında yayımlanacaktır. Ayrıca seçilmiş bazı bildirilere ise 3 ayrı dergimizden birisinde yer verilecektir;  IntJSCSIntJCES, and IntJCSS.


NEDEN LVİV?

– Spor Bilimleri alanında güçlü bir partner üniversite (Lviv Beden Kültürü Üniversitesi) ve yine sözel alanlarda güçlü ve köklü bir destekçi devlet üniversitesi (Ivan Franko Devlet Üniversitesi)

–  Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları için yeni kimlik kartıyla (pasaportsuz) seyahat imkanı ve vizesiz giriş

– Çok sayıda uçuş alternatifi

– Zengin tarihi, kültürel ve doğa güzellikleri

– Avrupa ve Rusya arasında geçiş kenti olmanın getirdiği kültürel çeşitlilik

– Doğu Avrupa ülkelerine havayolu ve tren yolu ile kolay geçiş imkanı

– Dağ turizmi seçenekleri

– Son derece uygun fiyat seçenekleri

http://www.iscs-conference.org/index-TR.php

Bütünleme ve 2017-2018 Ders Programı Hakkında

Sevgili Öğrenciler!

1041-finallerde-basarilar-dileriz-702x336

Mert Akyürekli Dünya Birincisi Oldu

12. Sınıf Öğrencisi Mert Akyürekli, Çin‘de Gerçekleştirilen “CASTIC Uluslararası Proje Yarışması’nda” Dünya Birincisi Oldu.

18092017135155_IMG_2150.JPG

Her yıl farklı bir şehirde düzenlenen ve 500 finalistin yarıştığı CASTIC – Uluslararası Proje Yarışması, bu yıl 14-23 Ağustos tarihleri arasında Çin’in Hangzhou şehrinde gerçekleştirildi. Mert Akyürekli, “Investigation of DNA-Ferrofluid Interaction by Using Magneto-optical Methods” adlı projesiyle 500 finalist arasından birinci olarak büyük bir başarıya imza attı.

Mert Akyürekli’nin, Türkiye’den katılan tek proje olma özelliği taşıyan ve DNA-ferro sıvı etkileşimini incelediği çalışması, hem jürinin hem de halkın en yüksek puanını alarak birinciliği hak etti ve ülkemizin gurur kaynağı oldu.

18092017135155_IMG_2167.JPG

Rusça Kur’an-ı Kerim Çevirileri (Tanıtımı ve Analizi)

İnsanlığa Son Çağrı olan Kur’an-ı Kerim’in hem Doğu’da hem Batı’da birçok dile çevrildiğine tanık oluyoruz. Bu çeviriler arasında en eski olanı Farsça Kur’an-ı Kerim çevirisidir.

Kitabın PDF’sinin tamamına BURADAN ulaşabilirsiniz. 

Untitled-1

İslam ve Kur’an ile ilgili Rusça çalışmalara gelince; yapılan araştırmalara göre İslam diniyle ilgili ilk çalışmalar XI. yüzyılda kaleme alınmıştır. Kur’an hakkındaki ilk Rusça çalışmaların ise XVII. yüzyılın sonuna doğru kaleme alındığı bilinmektedir. Rusçaya ilk Kur’an çevirileri Arapçadan olmayıp, Avrupa dillerindeki Kur’an çevirileri esas alınarak yapılmıştır. Bu çeviriler, eksik olmakla birlikte kendi döneminin ihtiyaçlarını karşılamıştır. Arapça aslından Rusçaya kazandırılan ilk mealler ise Boguslavskiy (ö.1893) ve Sablukov (ö.1880) tarafından gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmamızda yirmi dokuz meal yazarlarını ve meallerini değerlendirdik. Daha sonra bu mealleri, Çeviribilim açısından inceleyerek Rusça Kur’an çevirisinin başarılı bir şekilde oluşturulmasına katkı sunmaya gayret ettik ve bazı önerilerde bulunduk.

Rusça Kur’an-ı Kerim Çevirileri (Tanıtımı ve Analizi)

Not: Kaynakçayı özellikle yeni doçentlik kriterlerinde yer alan “Atıf” maddesi için yerleştirdim. Atıf yaptığım arkadaşlar isimlerini rahatlıkla görebilirler, sayfadaki yerini de görmek isteyenler iletişime geçebilirler.

Diğer akademisyenlerin de böyle yapmaları ümidiyle…